13 Eylül 2015 Güneş tutulması Türkiye saatiyle sabah 09:41’ de Başak Burcu’nda gerçekleşti (20.derecede). Ülkemizden izlenmedi, Güney Afrika’dan ve Antarktika’dan izlendi. Astrolojik yorumu genel olarak önümüzdeki 6 ile 9 aylık süreç için önemli olabilir.  

 

Güneş tutulmasını, ‘www.sanatatak.com’ için yazdığım yazıda sevgili Ayşegül  “aşka vaktimiz yok” şeklinde yorumlamıştı. Bu doğru, ama aslında mecburiyetten, yapılması gerekenlerden aşkı yaşayamayacak hale geleceğiz demek istemiştim. Ama “kederden” yaşamayacağımızı ve bu derece kötüsünü doğrusu hayal etmemiştim. Hayal gücümün ötesinde gelişmeler oldu ülkemizde. Gerçi siyaset bilimi uzmanı sayın Erol Mütercimler bunu iki yıl önce söylemişti, gene de haritaya baktığımda bunu net bir şekilde ortaya koyacak gücün bu derece detaya ineceğini ve kışkırtıcı olacağını hayal edemedim.

 

Tutulma Başak Burcu’nda: Detaycı endişe ve huzursuzluk. Boyun eğen ve itaatkar halk, huzursuz. Huzursuzluğun çok arttığı dönemlerde korku bizi bağlamaya başladığında itaatkarlık ve uyum isteği-arayışı peşi sıra gelebilir. Daha önce de böyle olmadı mı? İnsanlık hali, boyun eğmek tehditlerden yılmak, kişisel bazda karşı çıkanları eleştirmek, tek-tek kalmak, sindirilmek….işte Türkiye’de halkın durumu gene bu… düşmanların uyguladığı stratejilerin daha da çeşitlendiği ve sapla-samanın iyice birbirine karıştığı bir döneme giriyoruz. Üstelik bu sefer maalesef ümitler ve anlam arayışı da söndürülüyor, yanıltılıyor, yanlış sözler ve yanlış beklentiler artıyor. Tutulamayacak sözler havada uçuşuyor. İnanmak isteyenler için tüm çeşitlilikte alternatifler var, ancak gerçeklikler test edilmeli. Büyük beklentiler yaratılıyor ama gerçekleşmeleri mümkün gözükmüyor. Hükümet için toplumdaki muhalefet artıyor ama üzerinde öylesine büyük bir baskı, manipülasyon ve dahi kışkırtma var ki halkın, bu çeşitlilikte tepkilerin yapıcı bir şekilde organize olabileceğini sanmıyorum. Aksine parçalanacağını ve fazla detayda kalacağını bu sebeple de etkisinin istenilen düzeyde olmayacağını ve yeni bir düzen getirmeyeceğini düşünüyorum. Gene de halkın ve muhalefetin, yönetime olan baskısı hissedilir olacaktır (bu da bir şey), örneğin, Sivil Toplum Kuruluşları.

 

Bu tutulma detayı fazlasıyla abartıp, detaylara takılıp esas önemli olanın gözden kaçırılmasını da getirebilir. Buna dikkat etmek gerekli, hiçbir bilgi doğruluğu test edilmeden gerçek olarak kabul edilmemeli. Basında da bu konuda pek çok yanılma ortaya çıkabilir. Halkın ortak değerleri ve sağduyusu ne yazık ki sağlıklı olmayabilir. Korku ve endişeler gerçek dışı panik duygusunu yükseltebilir.   

 

Korku halkı ve iktidarı bekler…

 

Bu tutulma anlamsızlığı ve huzursuzluğu vurgulasa da, belki doğayla daha uyumlu olabilmek ve bu yolda bireysel değişimleri yapabilir hale gelmek için gerekli potansiyeli bize görünür kılacaktır. En azından analizi sevenler için detaylarda bu gerçekleşebilir. Detayın fazlası yanıltıcı ve büyük resmi kaçırmaya sebep olur; ama kişisel gelişim ve kendine özgü kalabilmek için hangi detaylara takıldığınıza dikkat etmek adına iyi bir zamandayız. Karşınıza çıkan pek çok yeni gelişim hayatı hangi aşamada yaşamak istediğinize dair size yeni sorular ve kriterler getirecektir. Hepsini öncelikle kendi iç dünyanıza yönelik bir düzeltme işareti olarak kabul etmenizi ve cevapları kendi içinizde aramanızı tavsiye ederim. Belki gereğinden fazla nörotikleştiğinizi ve sadeliği kaybettiğinizi fark edebilirsiniz. O zaman yeni çıraklık alanınız bunlarla ilgili olabilir, yani sadeleşmek ve gene sadeleşmek üzerine çalışmanız iyi bir seçenek olabilir. Hem sağlıkta hem ruhen bunu yapabilirseniz, bir sonraki tutulma Mart ayında size bütüncül sağlık getirebilir.  

 

Özet olarak önümüzdeki 2 hafta için özellikle şunu söyleyebilirim, detaylar aslında sandığımızdan daha önemli bir hale geliyor ve önemi vurgulanıyor. Ancak bunların içinde kaybolup büyük resmi görememek daha büyük bir anlamsızlığa ve kaosa sebep olabilir. Detaylara dikkat edip sorgulamak, hemen inanmamak ve kendi payımıza düşeni hesaba almak zamanı, sonra çalışmak ve gene çalışmak gerek, bu kısmı üzerinize düşen görevleri yerine getirmek olarak da çevirebiliriz. Görevin tanımı ise sadece önünüzde gerçekten ne varsa odur. Gerçek yapmanız gereken hemen önünüzdedir. Oldukça sade ve basittir, bilinendir aynı zamanda. Fakat genellikle bu derece basit olan görülmez veya önemsenmez, bu yüzden, analiz edip, ettirip, şeylerin doğru adlarının koyulması önerilir. Oldukça da faydalı olur bu zamanda.

 

Eğer bu yıl en azından Mart ayına kadar farklı sonuçlar istiyorsanız hayatınızda, şimdi tekrar-tekrar aynı şeyleri yapıp, bunu fark edip, doğru elemeleri bulabilirsiniz. Düzeltme ancak bundan sonra hayatınızı değiştirebilir. Uyumlanmanın, uyumun ve baş eğmenin bedelini bu tutulma hepimize net bir şekilde gösterecektir. 

 

Analiz ve

 

Tüm düzeltmeler için şimdi başlangıç zamanı olabilir.

 

 

Sevgiler, Meltem Ersoy 15 Eylül 2015